''Döktüğüm yaşları bağışlıyorum. Acıları ve aldatmaları bağışlıyorum. İhanetleri ve yalanları bağışlıyorum. İftiraları ve ahlâksızları bağışlıyorum. Nefreti ve zulmü bağışlıyorum.Yüreğimi yakan darbeleri bağışlıyorum. Yıkılan hayalleri bağışlıyorum.Ölen umutları bağışlıyorum. Sevgisizliği ve kıskançlığı bağışlıyorum.Umursamazlığı ve kötü zihniyeti bağışlıyorum.Haklılık uğruna haksızlık edenleri bağışlıyorum.Öfkeyi ve şiddeti bağışlıyorum. İhmalkârlığı ve unutkanlığı bağışlıyorum.Bütün kötülükleriyle dünyayı bağışlıyorum.''(alıntıdır.)


0 yorum

Ölüm düşüncesi izliyor beni.
Gece gündüz kendimi öldürmeyi düşünüyorum.
Bunun belli bir nedeni yok.
Yaşansa da olur, yaşanmasa da.
Bir kaygı yalnız.
Beni, kendimi öldürmeye iten bir kaygı.
Karanlık bir gecenin geç vaktinde kalkıyorum.
Herkes her geceki uykusunu uyuyor.
Ev soğuk.
Çok sessiz davranmaya özen gösteriyorum.
Günlerdir biriktirdiğim ilaçları avuç avuç yutuyorum.
Kusmamak için üstüne reçelli ekmek yiyiyorum.
Genç bir kızım.
Ölü gövdemin güzel görünmesi için gün boyu hazırlık yapıyorum.
Sanki güzel bir ölü gövdeyle öç almak istediğim insanlar var.
Karşı çıkmak istediğim evler, koltuklar, halılar, müzikler, öğretmenler var.
Karşı çıkmak istediğim kurallar var.
Bir haykırış!
Küçük dünyanız sizin olsun.
Bir haykırış!
Sessizce yatağa dönüyorum.
Ölümü ve yokluğu üzerine uzun süre düşünmeye zaman kalmıyor.
Şimdi gözümün önündeki görüntüler renkli kırları andırıyor.
Korkacak bir şey yok.
Kırlarda koşuyorum.
Sanki bir deniz kentinde yaşamıyorum.
Hep kırlar.
Esintiyle birlikte eğilen otlar arasında bir başımayım.
Birazdan ölüm beni alacak.



(Ev, sayfa: 12)
Tezer ÖZLÜ

0 yorum:

Yorum Gönder

newer post older post