''Döktüğüm yaşları bağışlıyorum. Acıları ve aldatmaları bağışlıyorum. İhanetleri ve yalanları bağışlıyorum. İftiraları ve ahlâksızları bağışlıyorum. Nefreti ve zulmü bağışlıyorum.Yüreğimi yakan darbeleri bağışlıyorum. Yıkılan hayalleri bağışlıyorum.Ölen umutları bağışlıyorum. Sevgisizliği ve kıskançlığı bağışlıyorum.Umursamazlığı ve kötü zihniyeti bağışlıyorum.Haklılık uğruna haksızlık edenleri bağışlıyorum.Öfkeyi ve şiddeti bağışlıyorum. İhmalkârlığı ve unutkanlığı bağışlıyorum.Bütün kötülükleriyle dünyayı bağışlıyorum.''(alıntıdır.)

AŞK: kısır bir döngü



0 yorum
Sevmek zor bir eylem olmaya başladı son zamanlarda.
Sanırım artık bana bile zor geliyor birini sevmek.
Sevilmenin verdiği haz tüm insanlık tarafından unutulmaya başladı.
Eğer herkes seviyorsa kim bu sevilenler?
Nerede yaşarlar,ne yerler ne içerler,nelere gülüp nelere ağlarlar...
Herkesin sevmekten yorulduğu şu zamanlarda kaybolmuş gibiler bütün sevilenler.
Yok gibiler...
Hiç anlam veremediğim bir kısır döngüdür bu aslında.
Sen birini seviyorsun,
O biri başka birini,
Ve o başka biri de bir başkasını...
...ve böylece çoğalıyor kırık kalpler.
Yalnızlık her geçen gün büyüyor.
Ruhlar eksiliyor bedenlerde.
Durdurulması güç zincirleme bir aşk kazası başımıza gelen.
''Ölüm girmeyen ev yok.'' derler büyüklerimiz.
''Aşkın girmediği kalpte yok'' aslında.
Çaresiz bekleyişlerle bezenmiş bütün yollar.
Beklemek zaten tek başına acı veriyor insana.
Bir de ona çaresizlik eklenince daha bir kanıyor açık yaralar.

Herkes kendisini seven insana bir şans tanısa...
...belki biticek bu zorunlu iç savaş.
Geçicek belki yürek hastalığı.

Bekleyişler son bulsun istiyorum.
Mutlu olalım istiyorum.
Pastanın aşka ayrılan dilimi eksik olmasın istiyorum.
Aşk olsun istiyorum.

Biri gelsin içimdeki düğümleri çözsün istiyorum.

O biri ''sen'' ol istiyorum.
Yarım kalan hikayemize mutlu bir son yazalım istiyorum seninle.
Biz bunu hak ettik sevgilim.

Az kaldı sonsuzluğumuza...




0 yorum:

Yorum Gönder

newer post older post